2 Mayıs 2011 Pazartesi

Uzun Bir Tatil 6

İşte Sizin İçin Üç Günlük Yol Haritamız


Visualizzazione ingrandita della mappa

Kuzey İspanya: Sopelana                                  26-07-2010

Paıs VascoSabah Saint Girons Plage da güneşli ve güzel bir hava ile uyanıyoruz. Hazırlanıp yeniden yola koyulma zamanı. Hedefimiz Kuzey İspanya diğer bir adı ile Bask bölgesine (Pais Vasco) gitmek. Bilbao’ya yakın sahil kenarında bir kamp arıyoruz. Yol boyunca manzara Fransanın aksine daha bir vahşi. Kıyı şeridinden ilerleyen dar yol ve yalçın kayalıklar arasından görünen deniz çok güzel.

Kuzey İspanya bilindiği gibi Sidra ile meşhur. Belki yemek için birazda Paella (Paeya) buluruz kimbilir. Çünkü bilindiği gibi paellanın asıl merkezi güney İspanya. Yolculuğumuz sırasında San Sebastian’dan geçiyoruz. Ama arabamızın boyuna uygun 2m üstünde bir park yeri göremediğimiz için burayı dönüşte gezmeyi planladık. San Sebastian’dan sonra karşımıza çıkan ilk şehirde bir turizm ofisinde durup bölgedeki kamp ve otelleri gösteren bir broşürde edindik. Birkaç kamp yeri görüyoruz ama denizden oldukça yüksekte. Bu bölge oldukça kayalık. Yola devam ediyoruz. Sonunda Bilboaya yakın Sopelana’da Camping Sopelana’ da konaklıyoruz. Buraya iki gün için elektrik dahil iki kişi ve camping car için 59 euro ödüyoruz. Kampingden metro ile şehir merkezine ulaşım mümkün tabi önce bir otobüsle kısa bir yolculuk yapmak gerekli. Yerleştiğimiz bize tanınan alan şimdiye kadar ki bütün gezdiğimiz kamplarda bize verilen alanın en küçüğü. Bir arabamız birde masamız sığıyor. Ayrıca İspanya’ da sanırım bu mevsimden olsa gerek girdiğimiz bütün kamp alanları ağzına kadar dolu. Kamp yerinin banyosu biraz eski ama wc si fena değil. Tuvalet kağıdı ve sabun bile mevcut. Burada ayrıca küçük bir market, restaurant, buz dükkanı ve ayrıca havuzda var. Kampa kayıt sırasında iki adet kart veriyorlar biri araba ile giriş çıkış için diğeride restaurant,market ve havuz bölgesine giriş için. Çünkü sonradan alıyoruz ki kamp alanının çevresinde market yada restaurant yok. Dışarıdan gelenlere de satış yaptıklarından bu bölgeyi ayırmışlar. Markete gidip alışveriş yapıyoruz. Zira öğle yemeğinden sonra niyetimiz deniz kenarına inmek. Sahil kamp alanından yaklaşık 1km kadar uzakta. Çevrede şekilsiz apartmanlar sıra sıra dizilmişler.

SopelanaSahile ulaştığımızda kalabalık bizi şaşırtıyor. Dalgalar coşkun… Kimileri sörf yapıyor, kimileri dalgalarla oynuyor. Biraz etrafı seyre dalıp sonrasında bizde kendimizi denize atıyoruz. Gerçekten dalgalar çok güçlü dengenizi yitirirseniz sizi yere çalmakta bir dakika bile gecikmiyor. Saat nerdeyse akşam 8 oluyor ama sanırım kimsenin evine gitmeye niyeti yok. Biz artık kamp alnına geri dönüyoruz. Duş ve yemek faslı… Güneş batarken manzarı bozan tek şey güneşle aramıza giren apartmanlar.Sopelana

Kuzey İspanya: Bilbao/Sopelana                     27-07-2010

Ooff gece boyu uyumayan ispanyollar sabah saat 4’ e kadar bizi de uyutmadılar. Kamp yerimiz hem banyoya hemde barbekü alanına çok yakın olduğundan bütün gece geçenlere şıştladık. Sabah 9 gibi ayaktaydık gene sersem gibi… Kahvaltı namına birşeyler atıştırıp Bilbao’yı gezmeye gidiyoruz. Otobüs ile Sopelana’daki metro istasyonuna oradanda şehir merkezine. Otobüsde kişi başına 0,50 euro ödedik. Metro için ise günlük sınırsız kullanım biletlerinden alarak 4 euro ödedik. Bilboa’ da 2 metro hattı var yanı çok karışık değil.

Kuzey İspanya ve güneybatı Fransanın bir kısmı Bask bölgesi diye adlandırılıyor. Yanı kendilerini ispanyollardan ve fransızlardan farklı görüyorlar. Hatırlarsınız mehşur ETA örgütünü. İşte burası memleketi. Zaten yol boyunca gördüğümüz bütün tabelalarda iki dilde yazılmış. Baskça ve ispanyolca, yada baskca ve fransızca.

Guggenheim MüzesiBilbao nun en ilginç yanı Guggenheim Müzesi. Oldukça ilginç bir mimarisi var ve ayrıca bina titanyumdan yapılmış. Bu yüzden de bizde müzenin içinden çok dışı ile ilgileniyoruz. Müzenin çevresinde kendine uygun oldukça değişik heykellerde var. Bunlardan en ilginci 8-10m yüksekliğinde ve tamamen canlı çiceklerle kaplanmış kedi.

 

 

 

Guggenheim MüzesiBunun dışında müzenin hemen arkasında yeralan oldukça büyük ve renkli köprü de insanın gözünden kaçmıyor.

 

Şehir merkezinde öyle ilginç bir yapıya rastlamıyoruz. Bizde belki eski Bilbao’da, tarihi merkezde bişiler buluruz düşüncesi ile o tarafa yöneliyoruz. Ama yine hayal kırıklığı. Tipik bir bar-restauranta girip öğlen yemeği yiyoruz. Menu Del Dia ile kişi başına bir açılış, bir ana yemek, bir tatlı ve bir şişe şarap için toplam 9.50 Euro ödüyoruz.

 

Ton baligi ve patates kizartmasi Sebzeli biftek  desert, dolce, tatli, spanish desert, dolce, tatli, spanish

Saat 14 ve bütün barlar tıklım tıkış dolu. İspanyollar için öğle yemeği saati. Bar tezgahları salamlı ve ekmekli aperatifler ve tatlılar dolu. Bu aperatiflerin buradaki ismi Tapas. Ama bu kalabalığın getirisi barların yerleri peçete çöp içinde.

Bılbao   Bılbao

Bılbao Bilbao da bir sokak Bilbao da bir sokak

İspanyada yolculuk ederken gözlerimiz büyük süper market arıyor ama şu ana kadar göremedik. Sonrasında şehri dolaşırken alıyoruz. Şehir merkezinde katlı bir pazar yeri mevcut oldukça büyük içinde ise kasapların, balıkçıların, şarküteri yarı açık dükkanları dolu. Halk alışverişini buradan yapıyor. Ayrıca şehir içinde bizde eskiden olduğu gibi küçük bakkal dükkanları var. Dönüşte Sopelana’da küçük bir supermarket buluyoruz. Eroski. Birtür indirim süper marketi. Oradan bişiler alıp kampa geri dönüyoruz. Sidra ve paella hayallerimiz biraz suya düştü anlaşılan …

Metro istasyonu ile kamp alanı arası 2km bizde yürümeye karar veriyoruz. Kampa vardığımızda artık enerjimiz bittiği için bizde havuzu deniyoruz. Kampın restaurantına ve havuzuna da dışardan oldukça bir talep var. Bizde artık dinlenme moduna geçmiş bulunuyoruz.

Kuzey İspanya: Vitoria/San Sebastian/San Jan Deluz  28-07-2010

Aslında ilk planımız sabah erkenden kalkıp Fransaya geri dönmekti. Ama sonra fikrimizi değişitirip Bask bölgesinin başkenti kabul edilen Vitoria’yı da görüp San Sebastian’a ve oradan fransaya dönmeye karar verdik.

Vitoria insan başına Avrupa’da en fazla yeşilin düştüğü bir şehirmiş. Şehrin yeni kısmında modern apartmanlar yükseliyor. Şehrin yeni ve eski karakterleri arasında yürürken varoş bir bölgedende geçiliyor. Sonra ise sadece yayalara açık olan yolları kilisieleri ve katedralleri ile eski Vitoria başlıyor.

Vitoria  VitoriaVitoria  VitoriaVitoria      Vitoria

Şehrin bu kısmı oldukça güzel ama sanırız ki akşamları daha bir başka güzel olsa gerek. Biz ise bunu sadece hediyelik eşya satan dükkanlarda gördüğümüz kartpostallardan görebiliyoruz. Turumuzu bitirip tekrar yola koyuluyoruz. Otobandan San Sebastian’a gidiyoruz. Otoban için ödediğimiz ücret ise 5 Euro yu geçmiyor.

San Sebastian    San Sebastian

San SebastianSan SebastianSan Sebastian tam bir deniz şehri. Çok güzel ve bu yüzdende bir sürü turist var. Aynen bizim gibi. Şehir orjinalliğini pek kaybetmemiş. Ayrıca pek çok modern mağza ve restaurantta var. Bizce şehrin en güzel yanı ise şehir boyunca önünde uzanan upuzun kumsalı ve denizi. Büyükçe bir şehir için hayal gibi, ama yolda ellerinde sürf tahtasını almış insanlar yalın ayak denize doğru yürüyorlar. Düşünün bir eğer deniz kenarı bir yerde yaşıyorsanız iş çıkışı üstünüzü değiştirip kendinizi mis gibi sulara bırakıyorsunuz.. Hemde kilometrelerce yol yapmadan ne şanslılar…

San Sebastian  San Sebastian

 San Sebastian  San Sebastian

San SebastianLimanda ve sahil boyunca bir sürü kişi turluyor. Sanırım İspanya’nın gördüğümüz bu küçücük parçasında en çok burayı sevdik demek abartı olmaz.

Havasından mıdır suyundan mı bilinmez bizde İspanyollara uyduk. Öğlen saat 2 den sonra bizde birşeyler atıştırıp yola devam ediyoruz.

Hedefimiz Saint Jean De Luz. Burada konaklamayı planlıyoruz. Zira burasıda gelirken görüp beğendiğimiz ve gözümüze kestirdiğimiz  küçük ve sevimli bir başka kasaba. Kasabanın pek az dışında denize yakın bir çok kamp yeri mevcut. Bizde Camping İnter Plages’ e yerleşiyoruz. En son boş yeride biz kamping de biz dolduruyoruz. Kamp alanından sahile inen yol oldukça dik ama çok güzel yem yeşil ve kayalık bir yol. Yerleştikten sonra  kendimizi okyanus sularına bırakıyoruz. Ama deniz yükseldiği için kıyda ne pislik varsa süpürmüş. Biraz pis. O yüzden hemen çıkıyoruz. Kıyıda dinleniyoruz.

Sizler için bu üç günlük yolculumuza dair bir video…

Sopelana, Bilbao, Vitoria, San Sebastian, Spain,Ispanya from KucukBirGezi on Vimeo.