24 Ocak 2012 Salı

Uzun Bir Tatil 7 Son

Fransa: Saint Jean De Luz           29-07-2010

Güneşin bir gün yüzünü gösterip bir gün kaçırdığı şu günlerde yağmurlu bir gündeyiz. Sağnak değil ama arada bir atıştırıyor. Bizde yürüyerek bugün Saint Jean De Luz’ a gitmeye karar verdik. Kıyı boyunca ilerleyen kıvrıntılı yol kimi zaman bir patika halini alıyor. Kimi zamanda kayaların arasından küçük plajlar ve okyanus çıkıveriyor. Saint Jean De LuzManzara çok güzel. Deniz gene çekilme evresinde kayalar belirginleşmiş. Yaklaşık 5km lik bu yürüyüşün sonunda merkeze varıyoruz. Saint Jean De Luz bir başka sahil kasabası. Restaurantlar, mağazalar ve haliylede aynı bizim gibi bir sürü turistle karşılaşıyoruz. Birer sandiviç alıp sahilde yemeye karar veriyoruz. Dediğimiz gibi yağmur allahtan sağnak değil. 10 dk yağıyor sonra diniyor. Buda bize gezmek için şans tanıyor. Sahilde bu bölgeye has olsa gerek çok değişik çadırcıklar görüyoruz. Sanırız bütün bir gününü kumsalda geçirmek ve arada bir güneşten kaçmak isteyenlere has minik sığınaklar bunlar. Saint Jean De Luz

Dolmuş otobüslerle kişi başı 1 euro ödeyerek önce yakındaki büyük bir süpermarkete alışverişe gidiyoruz. Market dönüşü ise dolmuş beklerken sıkı bir yağmura yakalanıyoruz ve bir telefon kulubesine sığınarak ıslanmamaya çalışıyoruz. Bu son yağmur bugün bisikletlerimizi almamakta isabetli bir karar verdiğimizi bize gösteriyor.

Fransa:Sarbazan-Labastide d’Armagnac    30-07-2010

Saint Jean De LuzSaint Jean De Luz’ dan güzel bir hava ile ayrılıyoruz. Ama yola çıkmadan önce okyanusu son birkez selamlamayı da unutmuyoruz. Zira artık yavaş yavaş geri dönüş yoluna da giriyoruz. Bugün ziyaret etmeyi istediğimiz yer oldukça sert, üzümden  fermentasyon yerine destilasyon yolu ile yapılan bir likör olan “Armagnac” ın memleketi. Bu bölge Landes d’Armagnac olarakta adlandırılıyor. Bu bölgede Roquefort adında bir kasabadan da geçiyoruz. Görünürde herhangi bir özelliği yok, ama bize meşhur roquefort peyniri bu kasaba arasında bir bağlantı varmı diye düşündürüyor. Eve döndüğümüzde ise meşhur roquefort peynirinin asıl yapın yerinin güney fransanın ortasında başka bir kasaba olduğunu ve bu kasabanın adınında Roquefort-sur-Soulzon olduğunu öğreniyoruz.

Bu arada Roquefort ile Labastide D’ Armagnac arasında yer alan Sarbazan adlı küçük ve sakin bir kasabadaki belediye kampına öncelikle gidip masamızı bırakıp kayıt oluyor ve sonra tekrar bölge turuna devam ediyoruz. Kamp alanı oldukça sakin nerdeyse yok denecek kadar az kimse mevcut. Belediye bölge sakinleri ve halk için oldukça çeşitli etkinlikler inşa etmiş. Tenis, mini golf, basket sahaları, küçük bir göl ve piknik alanları ve hatta boğa güreşleri için bir arenası bile var. Ama ne yazıkki sokaklar bomboş.

 

Labastide d’ ArmagnacYönümüzü Labastide d’ Armagnac’ a çeviriyoruz. Bu küçük kasabanın merkezi oldukça sevimli ve kendi orjınalliğini kaybetmemiş. Ama şehirde birkaç armagnac dükkanından başka ilgi çekici bir şey yok. Kasaba merkezine çok yakın bir market bulup bir şişe armagnac ediniyoruz. Labastide d’ Armagnac

Zira dükkanlarda satılan şişelerin fiyatlarının yanına varmak mümkün değil. Çok pahalı. Kampinge dönüp dinleniyor ve yemek yiyoruz. Yemek sonrası ise bu küçük ve sessiz kasabayı keşfe çıkıyoruz. Bu gece çevreden hiç ses gelmeden uyuyoruz.Armagnac

Fransa:Sarbazan-Labastide d’Armagnac       31-07-2010

Notre Dame Des CyclistesGüzel bir güne başlıyoruz. Geri dönüş yolumuza devam edeceğiz. Bu seferki hedefimiz Carcassonne. Yaklaşık 300 km yol yapacağız. Önce bisikletçilerin kilisesi Notre Dame Des Cyclistes de duruyoruz.Notre Dame Des Cyclistes Bu kilise malum benzerlerinden oldukça farklı. İçerisinde Tour de France yada Giro d’ Italia  . Kilisenin içerisinde bizi bilgilendiren oldukça sempatik bir görevlisi var.

Tatile çıkmadan önce internet üzerinde yaptığı araştırmalar sonucunda rotamıza Auch da ekledik. Sitesinde bu kasabayı anlatan kişi bu bölgenin üç silahşörlerden Dartanyanın  memleketi olduğunu söylemiş. Biz ise ziyaretimizde Dartanyan a ait herhangi birşey göremedik. Normal bir kasaba idi.

Carcassonne,  La CiteYolumuza devam edip Fransadaki kamp merkezleri kitabındaki Villemoustaussou da bulunan  kampink lerden birini gidiyoruz. Campin Das Pinhiers. Buraya  1 gecelik iki kişi elektirik dahil 17 euro ödüyoruz. Hava çok sıcak sanki yanıyor. Deniz kenarındaki  serinliği burada bulmak mümkün değil. Kampingin bir havuzun varmış. Bizde bisikletlerimizi ve masanızı İndirip üstümüzü değiştirip havuzda dalıyoruz. Saat 18 gibi arabamız ile Carcassonne deki La Cite ye yani eski ortaçağ şehrine gidiyoruz. Bu küçük kasaba çok güzel içerisinde bir kilise bir şato ve bir sürü eski ev mevcut. Bu eski evler ise şu anda restaurant ve mağazaya dönüştürülmüş. Oldukça turistik bir yer. Hava bu saatte rağmen halen daha çok sıcak.Carcassonne,  La Cite Şato ise kapalı. Kilisenin içi mozaiklerle bezenmiş eski roma tarzı bir kilise. Çevreyi dolaşmanız bitince bizde bir kafede oturup dinleniyoruz ve 1pastis içiyoruz. Carcassonne,  La Cite

 

 

 

 

 

 

Kampinge geri dönüş zamanı. Güneşin gidişiyle hava oldukça serinliyor. Yarın artık tam yol eve döneceğimiz için artık uyku saati geldi. İyi geceler.

İşte sizler için  3 günün kısa bir özeti …

Saint Jean De Luz & Landes d’Armagnac France 29-07-2010 from KucukBirGezi on Vimeo.

SON